Antik çağ Çin Felsefesi dünyada birçok topluma yön verebilecek düşüncelere sahip olarak binlerce yıldır güncelliğini koruyor.
M.Ö. 6. yy.’da Lao Tzu’nun bilgeliğiyle ortaya çıkan Taoizm de günümüzde halen geçerliliğini korumaya devam ediyor. Bu düşüncelerden biri olma özelliği taşıyan Wu Wei de bize dünyamızda nasıl bir bütün olabileceğimizi anlatan ve zaman kavramını açıklayan felsefi düşüncelerden sadece biri. Lao Tzu'nun günümüze dek ulaşan yazılı kaynaklarından Dao De Jing isimli kitabında Wu Wei kavramından bahsediliyor.
1955'de yazar ve çevirmen Raymond Bernard Blakney'in tercümesini yaptığı Dao De Jing isimli kitap, Taoizm ve onun kavramlarını modern dönem insanları ile buluşturuyor. Blakney, Wu Wei felsefesini ve Taoizm’i Yaşamın Yolu şeklinde açıklıyor. Bu tanım Taoizm’in içsel bir yolculuğu ve insanın dünya üzerindeki asıl hedefinin ne olduğunu anlatmaya çalışır.
Wu Wei sözcük karşılığı net bir şekilde çevrilememiştir ama genel olarak hareketsizlik, eylemsizlik ve çabasızlık manasına gelir. Bu şekilde tanımlandığı zaman ve felsefenin derin anlamı anlaşılmadığında akla bilinçli bir tembellik gelir. Bu felsefede sözü edilen eylemsizlik bir nevi doğal olanı kabul etmektir.
Wu Wei, belli bir yönlendirme olmadan yaşamayı öğütleyen bir düşüncedir. Kişinin doğal olanla uyumunu anlatmaya çalışan Wu Wei, ego veya arzuların devreye girmesine engel olarak içsel huzurun bulunabilmesini hedefler. Yani bu durumda felsefenin merkezinde olabilmek ve ânda kalabilmek mutlak önem arz eder.
Wu Wei ''oluruna bırakmak'' şeklinde tabir edilebilir. Bir nehir gibi olabilmeyi betimler. Bir nehir doğada nasıl kendi yolunu zahmetsiz bir şekilde bulabiliyorsa insan da bu şekilde bulabilir. Buna verilecek bir başka örnekte de Lao Tzu'nun yağmur bulutları örneğidir. Yağmur bulutları yağmurun ne zaman yağacağını bilemez. Sadece yağmur zamanını bekler. Lao Tzu bu metaforla insanlığa Wu Wei ile bir yol gösterir. Hayatımızın kontrolü de her zaman bizim kontrolümüzde değildir.
Wu Wei felsefesi doğaya olan saygı ve bütünlük hissinden açığa çıkar. Ağacın rüzgâra karşı direnç göstermeden eğilmesi, bir bitkinin yaşamını sürdürebilmek için çevresine uyum sağlamaya çalışması gibi insanın da doğayla bu şekilde bütünleşmesi tavsiye edilir. Kişinin kendi içinde yaşadığı dünyada algısının kapalı değil açık olmasını sağlayan Wu Wei felsefesi, egolu hareketlerden, bencillikten, tutkulu bir şekilde bağlanmaktan kişiyi korur.
Bu felsefenin nihai hedefi hiçbir çaba göstermeden yaşamak anlamına gelmez. Wu Wei, bilinçli halde ânın içinde kalıp yaşamayı deneyimlemeyi öğretir. Negatif bir yaklaşımdan çok bütünlüğü sağlayabilmeyi, uyumlu olabilmeyi göstermeye çalışır.