Tarih Boyunca Sırrı Çözülemeyen 12 İlginç Olay

1) Batmamasına Rağmen 25 Kişilik Mürettebatı Bulunamayan Gemi

Joyita, 1955 yılında Güney Pasifik’te ortadan kaybolan tüccar bir gemi. Burada dikkat çeken nokta geminin neredeyse batma ihtimalinin olmayacağı bir şekilde inşa edilmiş olmasıydı. Gemi ilk bulunduğu zaman halen suyun dışında kalan büyük bir kısmı vardı fakat üzerinde tek bir insan dahi yoktu. Yola çıktığında gemide bulunan 25 kişiden hiçbirinin izine rastlanmadı.

2) Haritadan Silinen Ada Bermeja

Bermeja, Yucatán’ın kuzey kıyılarını gösteren haritalarda 20. yüzyıla kadar yer alan bir hayalet bir ada olarak betimleniyord. Bu ada hakkındaki en ilginç ayrıntı, birçok araştırmaya karşın adaya benzeyen hiçbir şey bulunamamasıdır. Araştırma, bir kişinin adanın gerçek sınırları olmadığına ve Meksika Körfezi’nde petrol haklarının bulunmadığına vurgu yapmasıyla başladı. Yetkililer bu kara parçasını aramaya koyulduğunda, sudan başka bir şey olmadığını gördüler. Adanın gerçekten var olup olmadığı ise netlik kazanmadı.

3) Hazineleri Bulunamayan Ada

Nova Scotia’daki Oak Island olarak bilinen adada henüz hiç kimsenin bulamadığı inanılmaz hazinelerin olduğuna dair bu gizemli teori kulaktan kulağa yayılmaya başlar. Adada yüzlerce yıllık eserler bulunur fakat aralarında büyük bir hazine sayılabilecek hiçbir şey yoktu. Bu yalnızca bir şehir efsanesi de olabilir fakat efsaneye göre, yaklaşık yüz yıl evvel ortaya çıkan bir “lanet” durumu mevcut ve bu lanete göre hazine bulunmadan önce 7 kişinin ölmesi gerekiyordu. Şu ana dek hazine arayışında 6 kişi yaşamını yitirmiş.

4) Kaybolan Avustralya Başbakanı

Harold Edward Holt, Avustralya’nın 17. Başbakanı olarak görev yaptı. Holt, okyanusu gerçekten çok sever ve boş zamanını değerlendirmek için 4 arkadaşı ile beraber balık tutmak için Portsea’ye gidermiş. Yine bir hafta sonu öğle yemeğinden önce biraz yüzmek için Cheviot Plajı’nda dururlar. Holt yüzdüğü sırada birden denizde kayboldu. Holt’un cesedi hiçbir zaman bulunamadı. Bu olay birçok komplo teorisini de beraberinde getirdi. İnsanlar Holt’un CIA tarafından öldürüldüğünü düşündü hatta kendi ölümünü sahnelediğine ve insanları kandırdığını düşünenler bile vardı. Fakat onu tanıyanlar böyle bir durumun mümkün olmadığını savundu.

5) Uzaylılar Tarafından Kaçırıldığını Öne Süren 2 Adam

1973’te Mississippi, Pascagoula’da yaşayan iki adam Charles Hickson ve Calvin Parker, balık tutmaya gittikleri sırada uzaylılar tarafından kaçırıldıklarını öne sürdüler. Hickson ve Parker, ilk önce vızıltıya benzer sesler duyduklarını ve yanıp sönen mavi bir ışık gördüklerini, daha sonra da oldukça büyük oval şekilli bir cisimin ortaya çıktığını ileri sürüyorlar. Parker ve Hickson bilinçlerinin yerinde olduğunu fakat hareket edemediklerini, uzaylıların onları kaçırdıklarını ve serbest bırakmadan önce ise üzerlerinde birtakım deneyler yaptıklarını öne sürdü.

6) Kentucky Et Yağmuru

1876 yılında Kentucky’de “Kentucky et yağmuru” olarak bilinen inanılmaz bir olay yaşandı. Bayan Crouch verandasında sabun yaparken, gökten et gibi birşey yağdığını fark etti. İlk başlarda Tanrı’dan gelen bir işaret olduğuna inanılan bu olay hızlıca birçok bilim insanının araştırmasına konu oldu. Etin tadına bakmaya cesaret edebilenler muhtemelen kuzu veya geyik eti olduğunu öne sürdüler. Fakat bilim insanlarının ilk açıklamaları bir atın veya bir bebeğin akciğer dokusu olduğu yönünde oldu. Yapılan araştırmalardan sonra, etin, şahinler tarafından kusulan yiyecekler olduğu düşünüldü. Bu teorinin bu ilginç olayın en mantıklı açıklaması olduğu varsayılıyor.

7) Goril Koko’nun Son Sözleri

Goril Koko’ya işaret dili öğretildi ve kendisi bu sayede insanlarla iletişim kurdu. Bir röportajda, Koko’nun eğiticisi ve kendisine en yakın insan olan Francine Patterson’a Koko ile konuşmalarının ne kadar derine inebileceği sorusu yöneltildi. Francine: “Koko’nun bakıcılarından biriyle ölüm hakkında yaptığı bir konuşma ile başlamıştı. Bakıcı Koko’ya bir iskelet gösterdi ve “Bu canlı mı yoksa ölü mü?” diye sordu Koko, “Ölü, örtülü” şeklinde bir yanıt verdi. Bakıcı sordu, “Hayvanlar öldüğünde nereye gidiyor?” Koko, “Rahat bir delik” yanıtını verdi. Sonra da bir veda öpücüğü verdi.

8) Avustralya'da Ortaya Çıkan Bulut Hector

Avustralya'da bulunan Tiwi Adaları’nda her sene eylül ayı ve mart ayı arasında, neredeyse her öğleden sonra Hector ismi verilen bir fırtına bulutu ortaya çıkmaktadır. Hector, ayrıca Konvektör Hector şeklinde de tanınıyor ve en tutarlı fırtınalardan biri olarak biliniyor. II. Dünya Savaşı sırasında bir pilot tarafından adlandırılan bu bulut halen birçok meteorolojik çalışmanın merkezi olmaya da devam ediyor. Birçok meteorolog fırtınanın neden hala görünmeye devam ettiği konusunda net bir açıklama yapamıyorlar.

9) Dans Salgını

1518 yılında Strazburg, Alsace'da bir salgın meydana geldi ancak bu diğer salgınlardan biraz farklıydı. “Dans hastalığı” olarak da bilinen bu garip durum 400 kişinin hiç durmaksızın, dinlenmeden dans etmelerine ve bu insanlardan bazılarının kalp krizi, yorgunluk yada felç gibi nedenlerle ölmelerine sebep oldu. Bu tuhaf durum 1518'in Temmuz ayında, Bayan Troffea isimli bir kadının Strazburg’un ortasında kontrolsüz bir şekilde dans etmeye başlamasıyla meydana geldi. Daha sonra Bayan Troffea’ye 34 kişi daha katıldı ve kısa süre sonra bu sayı 400 kişiye ulaştı. Bir noktadan sonra günde 15 kişiyi öldürmeye başlayan salgının doğaüstü sebeplerden kaynaklanmadığı fark edildi. Doktorlar ve yetkililer, bu salgının “sıcak kan” sebebiyle olduğunu ileri sürdü. Doktorlar hastaları tedavi etmek yerine, ahşap bir ev inşa ederek bu insanlara “dans etmelerini” tavsiyesinde bulundu. Ergot mantarlarının toksik ürünlerinden kaynaklanan bir tür gıda zehirlenmesinden veya kitlesel bir psikojenik bir hastalık olabileceği teorilerinden bahsedilse de henüz bilim adamları bu salgına neyin yol açtığını bulabilmiş değil.

10) 100 Yıllık Motorsiklet

Bugüne dek hiç kimse bu 100 yıllık motosikletin duvara nasıl gömüldüğünü ve hala nasıl doğru düzgün bir şekilde çalışabildiğini açıklayamadı. Bu motosikletle ilgili en dikkat çekici husus, bir duvarda geçirdiği 40 yılın ilginç hikayesi değil,  Traub motorsiklet aynı zamanda başka hiçbir motosikletinin sahip olmadığı benzersiz tasarımıydı. Birçok koleksiyoncu bu benzersiz motorsikletin neden bir duvarın içine gizlendiğine bir açıklama bulamadı.

11) Kanada’da Aniden Ortadan Kaybolan Köy Halkı

Kanada’da bulunan Inuit, ara sıra oradan geçen kürk avcıları tarafından bilinen küçük bir köydü. 1930 yılında Inuit’de Joe Labelle isimli bir kürk avcısı adanın sınırları içerisine girdiğinde hiç kimsenin olmadığını gördü. Yalnızca insan yapımı gibi duran bir mezarda açlıktan ölmüş 7 kızak köpeği vardı. Kayıp insanları bulmak için bir aramalar yapıldı, fakat tek bir cesete rastlanmadı.

12) Phaistos Disc'in Çözülemeyen Gizemi

Bilim adamlarına göre Tunç Çağı’ndan kalma kilden yapılmış bir disk olan Phaistos’un gizemi çözülemedi. Disci pek çok farklı dilde okumak için birçok deneme yapıldı, fakat hepsi başarısızlıkla sonuçlandı. Yeni teorilerden birisi bir tür masa oyunu olabileceği yönündeydi. Başka bir araştırmaya göre disk, doğurganlık tanrıçası adına bir tür ibadeti sembolize ediyor.

Tarihin Kara Bir Lekesi: Engizisyon Mahkemesi

Engizisyon mahkemesi, cadılık yapmakla suçlanan kişilerin vahşi yöntemlerle infazını sağlayan bir organizasyondu.