Kapadokya’da Ziyaretçi Akınına Uğrayan 7 Yer

Yayın Tarihi: - Güncelleme Tarihi:

Türkiye’de mutlaka görülmesi gereken yerler listesinde her zaman bir numara olmayı başaran Kapadokya, yılın her mevsiminde milyonlarca turiste ev sahipliği yapıyor. Burası o kadar olağanüstü bir coğrafya…

Kapadokya’da Ziyaretçi Akınına Uğrayan 7 Yer

Her güne tıpkı bir kartpostal gibi başlayan Güzel Atlar Ülkesi, çok zengin bir tarihe sahip. Hatta bölgenin geçmişi hakkında hâlâ bilinmeyen çok fazla bilgi var. Biz yalnızca 60 milyon yıl öncesine kadar gidebiliyoruz. O zamanlarda, Kapadokya bölgesinde bulunan Erciyes, Güllü Dağ ve Hasan Dağı hâlen aktif olan volkanlarmış. Bilindiği üzere, bu volkanik dağlarda yaşanan patlamalardan sonra Kapadokya’nın temelleri oluşmaya başlamış. Ama günümüzdeki hâline kavuşması için milyonlarca yıl ve sayısız doğa olayı gerçekleşmesi gerekmiş. Doğa üstüne düşen görevi en iyi şekilde yerine getirmiş ve kelimelerle anlatılmayacak güzellikte olan peribacaları ortaya çıkmış.

Evet, Kapadokya gerçek bir doğa harikası. Ama bu bölgeyi bu kadar turistik ve büyüleyici yapan yalnızca doğası değil aynı zamanda tarih boyunca yaşamış olan en önemli uygarlıklara ev sahipliği yapmış olması. Bölgede yaşadığı bilinen en eski uygarlık Asurlular. Ayrıca Hititler, Persler, Bizans- Roma İmparatorluğu, Selçuklu Devleti ve Osmanlı Devleti de bu bereketli topraklarda hüküm sürmüş. Kapadokya’nın böyle bir geçmişe sahip olup da taşının toprağının birer kültürel miras olmaması imkansız olurdu. Her medeniyetten, kültürden ve zamandan bir iz taşıyan bu topraklar her insanın hayatta bir kez olması gereken yerler arasında bulunuyor.

İç Anadolu Bölgesinde bulunan Kapadokya yalnızca Nevşehir’e bağlı olarak biliniyor olsa da aslında Aksaray, Niğde ve Kayseri şehirlerine de yayılmış oldukça geniş bir bölge. Türkiye’nin tam ortasında bulunduğundan dolayı tüm ulaşım araçları ile kolay bir şekilde ulaşılabiliyor. Eğer otobüs ile yolculuk yapacaksanız önünüze iki tane alternatif çıkıyor. Nevşehir Otobüs Terminali veya Ürgüp Otobüs Terminali’nde inip taksi, dolmuş veya otobüs gibi başka bir araca binerek pratik bir şekilde Kapadokya’ya ulaşabilirsiniz. Aynı şekilde, bölgeye hava yolu ile ulaşmak isteyenler Nevşehir Havalimanı’na bilet almanız gerekiyor. Ayrıca Kayseri Havalimanı’ndan da bölgeye ulaşım sağlamak oldukça kolay. Bana kalırsa Kapadokya’ya gitmek için en keyifli ulaşım araçlarının başında tren geliyor. Erciyes Ekspresi’ne binip ülkemizin mükemmel manzaraları eşliğinde keyifli bir yolculuk yapabiliyorsunuz.

Eğer bu büyüleyici atmosferi deneyimlemek için çok fazla zamanınız yoksa ve mutlaka ziyaret edilmesi gereken önemli yerleri kaçırmak istemiyorsanız, sizin için hazırladığım bu listeden faydalanabilirsiniz. Birbirinden etkileyici manzaraları, müzeleri ve hatta yeraltı şehirlerini içeren bu listede 13 farklı öneri bulunuyor. Gelin UNESCO Dünya Miras Listesi’nde bulunan bu masalsı toprakları birlikte inceleyelim.

1-Üç Güzeller Peribacaları Esbelli 

 

Kapadokya’ya gidip de Üç Güzeller’i gözlerinizle görmemek ve hatta önünde bir fotoğraf çektirmemek olmaz. Ürgüp merkezine çok yakın bir mesafede bulunan Üç Güzeller peribacalarını görmek için Nevşehir – Ürgüp otoyolunda karşınıza çıkacak olan seyir tepesinde durmanız gerekiyor. Kapadokya’nın en ünlü peribacaları olduğu için buraya ulaşım oldukça pratik. Pek çok efsaneye konu olan Üç Güzeller, anne baba ve çocuktan oluşan bir aileye benzetiliyor. Elbette bu kadar popüler olmasının tek sebebi sevimli bir çekirdek aileye benziyor olmaları değil. Üç Güzeller peribacalarının en ayırt edici özelliği, üstlerinde duran şapkaları. Doğal yollarla oluşan bu şapka görünümü vadiye yansıyan ışıkla birleştiği zaman canlanmış gibi hissettiriyor. Buraya çok uzun bir zaman ayırmanıza gerek yok ama yine de Kapadokya’ya kadar gelmişken mutlaka şahit olunması gereken bir manzara.

2. Zilve açık hava müzesi - Amanos

 

Kapadokya’da en çok ziyaret edilen ikinci müze olma ünvanına sahip olan Zelve Açık Hava Müzesi Avanos’ta bulunuyor. Bölgedeki en büyük ve en uzun süreli yerleşim yeri olan Zelve Vadisi’ne yayılmış olan müze yıl boyunca milyonlarca turisti ağırlıyor. Zelve Açık Hava Müzesi’nin girişinde ücret ödüyorsunuz fakat karşılaştığınız manzara ile kıyaslandığı zaman bu deneyimin aslında daha biçilemez olduğunu anlıyorsunuz. Bu antik yerleşim yerinde bulunan ve çok zengin bir tarihi yansıtan pek çok kilise, cami ve ören yerini içerisinde barındıran Zelve Açık Hava Müzesi’ni mutlaka yolculuk planınıza dahil etmenizi öneriyorum.

3. Uç hisar kalesi - Uçhisar 

 

Nevşehir merkezine çok yakın mesafede bulunan Uçhisar Kalesi ziyaretçilerine eşi benzeri olmayan bir manzara sunuyor. Bu kale eskiden bir gözetleme kulesi olarak kullanılıyormuş. Böylece ordular tehlikeyi önceden gözlemleyerek topraklarını düşmanlarından koruyabiliyormuş. Devasa bir peribacası üzerine inşa edilmiş olan Uçhisar Kalesi’ne çıkmak biraz yorucu ve uzun sürüyor. Fakat yukarı çıktığınız zaman tüm Kapadokya’nın panoramik bir görüntüsüyle karşılaşıyor ve mükemmel fotoğraflar çekebiliyorsunuz. Uçhisar Kalesi’nin girişinde bir ücret ödemeniz gerekiyor ve her gün 07:30 ile 20:00 ile ziyarete açık oluyor.

4. Derinkuyu yeraltı şehri - Derinkuyu

 

Derinkuyu Yeraltı Şehri, geçmişte Kapadokya topraklarında yaşayan insanların hayat şartlarını en iyi şekilde görebileceğiniz destinasyonların başında geliyor. Burada hayatın ikinci yüzyılda başladığına inanılıyor. Savaştan kaçan insanlar kendilerini daha korunaklı hissetmek için yeraltında yaşamaya karar vermişler ve tüm dünyada eşi benzeri görülmemiş bir mimari örneği ortaya çıkmış. Hatta bu kadar muntazam bir şehrin yeraltına nasıl inşa edildiği tam olarak anlaşılamadığından dolayı burayı uzaylıların yaptığı hakkında komik dedikodular bile bulunuyor. Şans eseri bulunan ve 1967 yılından beri ziyaretçilerin favori noktası olan Derinkuyu yeraltı Şehri’ni hafta içi her gün saat 09:00 ile 17:00 arasında ziyaret edebilirsiniz.

5. Ortahisar kalesi - Ortahisar

 

Kapadokya bölgesinin gözde kasabalarından Ortahisar’da bulunan Ortahisar Kalesi, gösterişli görünümü ile Kapadokya’nın en büyük peribacası olma ünvanına sahip. Etiler tarafından inşa edilmiş olan bu peribacası kale, yüzyıllar boyunca bölge halkına sığınak olmuş ve güvenliklerini sağlamış. Oldukça ilkel zamanlarda inşa edildiği için Ortahisar Kalesi’ne çıkmak için son derece zorlu bir yoldan geçmeniz gerekiyor ama yukarıda sizi harika bir manzara bekliyor. Ortahisar Kalesi’ne girerken Müzekart’ın geçmediğini ve küçük bir ücret ödemeniz gerektiğini de hatırlatmak isterim.

6. Paşabağ rahipler vadisi -  Avanos

Avanos - Göreme yolu arasında bulunan Paşabağ Rahipler Vadisi’nde en büyüleyici peribacaları manzaralarıyla karşılaşabilirsiniz. Uzun bir yürüyüş parkuru olan vadi yüzlerce peribacası ile çevrili. Ayrıca Paşabağ Rahipler Vadisi’nde şapkalı peribacaları olduğundan dolayı da Kapadonya’nın coğrafi dokusunda çok önemli bir yere sahip. Vadinin bazı noktaları ücretsiz olsa da ücretli bölümler de bulunuyor. Ayrıca Paşabağ Rahipler Vadisi’ne girmeden önce ücretsiz bir şekilde arabanızı park edebileceğiniz bir otopark da mevcut. Böylece bölgeye rahatlıkla arabanızla yolculuk yapabiliyorsunuz.

7. Aşk vadasi - Göreme

Hakkında pek çok efsane bulunan Aşk Vadisi, üzüm bağlarıyla çevrili mükemmel bir doğaya sahip. Buranın özellikle doğa yürüyüşü yapmayı sevenler için mükemmel bir lokasyon olduğunu söyleyebilirim. Aşk Vadisi aslında çok kolay bulabileceğiniz bir yerde bulunuyor fakat girişte Bağlıdere tabelası bulunduğundan dolayı pek çok insan önünden geçip gidiyor. Yani Bağlıdere tabelasını gördüğünüz anda doğru yerde olduğunuzu anlayabilirsiniz. 4900 metre uzunluğunda olan Aşk Vadisi’nde nefes kesici peribacaları manzaraları ile karşılaşacaksınız. Her ne kadar vadiye inmek biraz zorlu olsa da buna değeceğine emin olabilirsiniz.

 

Gönder
runtobet casino siteleri