Teknolojiyi anlayan ve mükemmel olmadığını gördükten sonra onu iyileştirmenin yollarını arayan genç filozof, aktivist Aoron Swartzhayatını sizin için derledim.
Dünyayla karşılıklı iyi geçinememe sorunu yaşayan bu adam sadece yazmadı. Sorularıyla insanları heyecanlandırdı ve birbirine bağladı. Halka açık olması gereken mahkeme kayıtlarına, kitaplara,makalelere ve dergilere erişimin belli bir şirkete ait olmasını Aaron kabul edemedi. Dünyayı daha yaşanılabilir bir hale getirmek için uğraştı ve ne yazık ki hayatla bağlarını koparan o oldu.
Aaron Swartz Highland Park'ta 1986 yılında doğdu. Sınırsız meraka sahipti ve öğrenmeyi de öğretmeyi de seven bir çocuktu. Henüz 2-3 yaşılarındayken bilgisayarla tanıştı. Bu tanışmadan sonra bir daha hiç kopmadılar.Aaron Küçük yaşta program yazmaya başladı. Macintosh ve karton ile bir ATM yaptı. 12 yaşında evdeki odasında insanların bilgi ekleyebileceği 'The Info' adlı web sitesini üretti.O zamanlar Wikipedia daha kurulmamıştı. Ürettiği bu site ile Cambridge kökenli ArsDigita'nın okul yarışmasında 1. oldu.
Aaron,RSS taslağını hazırlayan komiteye alındı. Modern bir hypertext sürümünün tesisatını döşemeye yardımcı oluyordu. Diğer web sayfalarında neler olduğunun özetini çıkaran bir alet üzerinde çalışıyordu. Liseye başladığında canı çok sıkılıyordu. Öğretmenleri de dersleri de hiç sevmedi. Kendisi bilgiye nasıl ulaşılacağını zaten biliyordu. Telif hakları en çok ilgilendiği konuların başında geliyordu. Harward hukuk profesörlerinden Lawrence Lessig Anayasa Mahkemesi'nde telif haklarına karşı mücadeledeydi. Aaron duruşmayı izlemek için Washington'a gitti.
2004 yılında Stanford Üniversitesi Sosyoloji Bölümü'nde üniversite eğitimine başladı. Bir yıl sonra ise Y Combinator isimli bir girişim sitesinden iş teklifi aldı. 'Infogami' adlı sitesi yeterince kullanıcıya sahip değildi. Aaron zaten 'yeterince entelektüel' görmediği üniversite eğitimini sonlandırdı . 'Infogami'yi yardıma ihtiyacı olan bir başka site ile birleştirdi. Alexis Ohanian ve Steve Huffman ile birlikte Reddit'i kurdu. Reddit, insanların günlük haberler, siyaset ve teknoloji tartıştığı devasa bir siteye dönüştü. Site mizah ve sanat dışında saldırgan materyaller de içeriyordu.
Dergi devi olarak bilinen Conde Nast siteyi satın almak istedi ve site Conde Nast’e satıldı.Aaron,çok para kazanmasına rağmen hayatında neredeyse hiçbir şeyi değiştirmedi Gardrop büyüklüğünde bir odada yaşamını sürdürmeye devam etti.
İnternet trafiğinin akışı Aaron için önemli olan şeydi. Neyin insanların dikkatini yönettiği konusunda araştırmalar yapıyordu. 'www' nin mucidi Tim Berners-Lee İlham aldığı kişi oldu. Açık kütüphane ve hesap sorulabilirlik sitesi 'watchdog.net' tüm enerjisini yönelttiği kamusal bilgiye erişim projelerinin başında geliyordu. Açık kütüphane, internette her kitap için düzenlenebilir bir sayfa oluşturma projesiydi.
Gelir dağılımındaki uçurumdan rahatsız olduğu için sırf teknolojiyle ilgilenmedi. Aaron kendisini farklı siyasi davalara da adadı. Yenilikçi Değişim Mücadelesi Komitesi'nin kuruluşunda yer almıştır.
Kamusal alana kamusal erişim getirme konusunda verdiği mücadeleden başı belaya girdi. Massachusetts Teknoloji Enstitüsü'nün hesabını kullanarak bilimsel makale veritabanı JSTOR'dan 4 milyonu aşkın belgeyi 'çalmak' ve halka ücretsiz açmakla suçlandı. Hakkında çıkan tutuklama kararı çıktı daha sonra kefaletle serbest bırakıldı .Ama o siyasi faaliyetlerine devam etti. İnternet korsanlığına engel olmak için hazırlanan yasa tasarısı SOPA ile ilgilenmeye başladı.
Aaron'un tutuklanması ve davası sürecinde Jimmy Wales Wikipedia'yı karartma kararı aldı. Craiglist ve Reddit de karararak desteklerini verdiler. Meclis cephesinde de bir takım değişiklikler olmaya başladı.Buzlar erimeye başladı ve meclis üyeleri destekledikleri yasa tasarısından desteklerini çekmeye başladılar.
İnsanların imkansız dediği ve dünyanın önde gelen şirketlerinin boş bir hayal olarak gördüğü şey gerçek oldu. Yasa mecliste kabul edilmedi. Böylece internet siyasi anlamda yetişkinliğe erişti. Aaron tutuklandıktan bir yıl sonra SOPA zaferini kazandı
FBI ajanları sürekli evinin çevresindeydi. İnanılmaz büyük bir baskı altındaydı. Bütün parasına el konuldu. Fiziksel olarak özgürlüğünü almakla tehdit ediliyordu.
Hackerlardan oluşan bir grup insan ve Bilgi ve demokrasi aktivistleri Obama yönetimi tarafından siyasi tehdit olarak görülüyordu. Amaçları bu insanlara keskin bir mesaj yollamaktı Ve Aaron'un cezalandırılması tüm bu insanlara ibret teşkil edecekti.
12 Eylül 2012 tarihinde federal savcılık Aaron'un iddianamesine yeni suçlamalar ekledi. Elektronik sahtekarlık,bilgisayar sahtekarlığı, ve korunmuş bir bilgisayardan hukuksuz bilgi edinimi suçları da eklendiğinde Aaron 13 ağır ceza suçundan yargılanır duruma geldi. 35 yıl hapis ve 1 milyon dolar para cezası istemiyle açılan davada duruşmalar başlayacaktı. Ya suçunu kabul edecek ya da bozuk sistem ile olan mücadelesini sürdürecekti.
Ailesi ve kız arkadaşı Taren Stinebrickner-Kauffman Aaron'un genel olarak depresif bir ruh haline sahip olduğunu düşünüyorlardı. Ama yaşadıklarının ve hapse girme fikrinin onu çok korkuttuğunu düşünmekteydiler.
Aaron bu zorlu hukuki süreç devam ederken 11 Ocak 2013'te kendi hayatına son verdi. O internetin dehasıydı ve dünya onu katletmişti.