2. Dünya Savaşı sırasında Britanya Hindistan'ında bulunan ve 60,3 Milyon nüfusa sahip Bengal'de gerçekleşen bu olayı sizler için derledik.
Bengal nüfusunun 2 ila 4 milyondan oluşan büyük bir kesimi sıtma, açlık, sağlıksız koşullar ve nüfusun sürekli yer değiştirmesi gibi sebeplerden ötürü artan bir kıtlık ile yüz yüze geldi. Ekonominin batması milyonlarca insanın yoksullaşmasına sebebiyet vermişti. Çocuklar ve kadınlar evsizlerle beraber büyük şehirlere göç ederken, erkeklerde sahip oldukları mülkleri satıp orduya yazılmışlardı. Araştırmacılar, bu kıtlığa insanların neden olduğunu olduğunu dile getiriyor. Savaş zamanı sömürgeleştirme uygulamalarının yol açtığını ve daha sonra ekonomik krizin artmasıyla beraber önlenemez bir felakete dönüştüğü belirtiliyor.
Çoğunluk bu kıtlığı insan yapımı olarak nitelendirse de küçük bir azınlık bu olayın doğal sebeplerden kaynaklandığını düşünmekteydi. Bengal kıtlığında askeri harcamalara fon sağlayabilmek için binlerce köylüden arazileri alınmıştı. Ayrıca çiftçilere hasatlara göre değil, standart ölçüde maaş verildi.
Ayrıcalıklı konumda olanlara mal ve hizmetlere erişim kolaylığı verilmişti. Böylelikle tahıllara erişim kısıtlaması getirildi.
Yerel kaynaklarla erişim kısıtlaması varken bir de uluslararası ithalata erişim de Winston Churchill ve savaş kabinesi tarafından veto edilmişti. İnsanlar her gün yavaş yavaş ölürken eyalet hükümeti kıtlığın olmadığını savunmaktaydı. Yapılan insani yardımlar, kıtlığın en çok etkili olduğu aylarda etkili yapılmamıştı. Hindistan ordusu, Ekim 1943’te fonların kontrolünü sağladı ve yardımlarda büyük ölçüde yükselişe geçti.
Ancak asıl normallik Aralık ayındaki rekor seviyeye çıkan pirinç hasadından sonra olmuştu. Açlıktan dolayı gerçekleşen ölümler büyük oranda düştü fakat kıtlıktan kaynaklanan ölümlerin büyük bir kısmı 1944’de gerçekleşmişti. Gıda güvenliği krizi geçince ölümlerin yarısına yakını hastalıktan dolayı kaynaklanmıştır.