Kendini tavuk zanneden ihtişamlı kartalın hikayesini sizler için derledim.
Tavuk Olmaya Mahkum Bırakılan Kartal
Dört tavuk bir gün kartal yuvasına gidip bir yumurta çalıp, yumurtayı kendi kümeslerine getirirler. Kümesteki diğer tavuklar bunun daha büyük bir tavuğa ait olduğunu düşünürler. Zaman sonra hırsız tavuklar da bu yumurtanın başka tavuğa ait olduğuna ikna olurlar.
Bir anne tavuk bu sahipsiz yumurtanın üstünde kuluçkaya oturur. Yumurta olgunlaşıp kırıldığında içinden simsiyah, diğerlerinden daha ilginç gagalı, heybetli kanatları olan bir tavuk çıkar. İlk defa böylesini gördükleri için kümesteki tavuklar çok şaşırır.
Anne tavuk dersler vermeye başlar yavrusuna: “ Bak yavrucuğum, bulduğun böcekleri böyle ye! Arpayı buğdayı da böyle ye!” Anne tavuk her geçen gün yeni şeyler öğretti yavrusuna, yavrusu da her söyleneni yapar hale gelir.
Annesi tehlikelere karşı nasıl davranacağını da öğretir: “Bak yavrum eğer kedi burdan gelirse ters istikamete doğru hemen kaç.”
Tavuk büyüdükçe güzelleşir. Etraftaki tavuklar ona bakmak için toplanırlar. Anne tavuk gökyüzünden gelebilecek tehlikelerden bahsederken büyük tavuğun gözü, gökyüzünde süzülerek uçan bir şeye takılır.
“Anne bu ne diye” sorar.
Annesi "O bir kartal, kuşların padişahıdır. Ama sen hiç onlara özenme. Çünkü sen bir tavuksun. Senden önce baban, deden, amcan da özendi ona ama asla onun gibi olamadılar.” diye sıkı sıkı tembihler yavrusunu.
O günden sonra küçük tavuk, ömrü boyunca gökyüzünde uçan kartalın ihtişamlı geçişini izleyip iç çeker. Kartala her baktığında “Keşke ben de bir kartal olup uçabilseydim” diye geçirir içinden.
Yine bir gün siyah uzun kanatlı büyük tavuk, ihtişamlı kartalı izlerken ölüp gider. Onu bir tavuk gibi defnederler. Fakat ölen gerçek bir kartaldır.
Etienne de La Boetie - Gönüllü Kulluk kitabında şöyle der:
"Eğer iki kuşak köleleştirilirse, bundan sonra gelen kuşak, özgürlüğü hiç görmeyip tanımadığından dolayı, pişmanlık duymadan hizmer eder ve ondan öncekilerin zorla yaptıklarını seve seve yerine getirir. İçimizde nice kartal ruhlu insanlar vardır ki kendi yapabileceklerinin farkında bile olmadan hayat sürerler. Çoğu insan aynı yaşam tarzı, aynı düşünceler ve aynı bakış açısı ile yeni şeyler keşfetmekten, denemekten, yanılmaktan, tekrar başlamaktan korkuyor maalesef..."
Bu gibi haberlerinin devamı için parafesor.net sitemizi ziyaret edebilirsiniz.
Benzer içerikler için buraya tıklayınız