Taksiye binen bir kadının hikayesi. Bir kadın taksiye biner ve taksici ile bir diyalog yaşar.
Kadının biri taksiye biner ve havalimanına gitmek istediğini söyler. Sağ şeritte yol alırken siyah bir araba park ettiği yerden aniden önlerine çıkar. Taksi şoförü bu siyah arabaya çarpmamak için sert şekilde frene basar..
Diğer arabaya çarpmaktan kıl payı farkla kurtulurlar. Siyah arabanın sürücüsü bir de ukalaca camdan başını çıkarıp bağırmaya ve küfretmeye başlar. Bizim taksinin şoförü ise gayet sakin ona gülümser ve içten bir şekilde el sallayıp teşekkür eder.
Kadın müşteri bütün bu olanların şokunu yaşarken, taksi şoförünün tavrına daha da şaşırmıştır. Kadın sorar: “Neden böyle davrandınız? Adam neredeyse arabanızı mahvedip ikimizi de hastanelik edecekti.” Taksi şoförü gülümsemeye devam ederek: “Çöp Kamyonu Kanunu” der..
Kadın: “Çöp Kamyonu Kanunu mu?” diye sorar, anlamamıştı. Şoför açıklar: “Pek çok insan, çöp kamyonu gibidir. Her tarafta içleri çöp dolu olarak dolaşırlar; kızgınlığı, öfkeyi ve hayal kırıklığını biriktirirler..
Ancak dolduklarında ise çöpleri bırakacak bir yere ihtiyaç duyarlar. Bu bazen ben, bazen de siz olabilirsiniz. Üstünüze alınmayın. Sadece gülümseyin, onlar için iyi şeyler temenni edip yolunuza devam edin. Onların çöpünü alıp işyerinize, evinize veya diğer insanlara dağıtmayın.”