Sarı Gazetecilik Nedir?
Aslında bu terim rekabetin çirkinleşmeye başlaması, tiraj savaşının körüklenmesiyle başladı. İlk önce New York World ve New York Journal gazeteleri arasındaki tiraj savaşı esnasında ortaya çıkan Sarı Gazetecilik, bu iki dev gazetenin giriştiği kavga, demagojik, realist olmayan, sansasyonel, yüzeysel, içi boş ve masa başında üretilen haberlerle dolu bir gazetecilik dilinin ortaya çıkmasına yani gazetecilik mesleğinin itibarsız olmasına sebep oldu.
Sırf okuyuların dikkati çekebilmek ve tirajı artırmak için sansasyonel, abartılı manşetlere yer verilmesi, hiçbir araştırmaya kanıta dayanmayan, haber kaynağı belirtilmeden masa başında hazırlanan bazen de hayali şekilde uyduruk haber yapmaya sarı gazetecilik denildi.
Neden “Sarı”?
Okur yazarlığın çok fazla olmadığı bu dönemde, gazeteler açısından karikatürler bugün olduğundan daha çok etkili ve önemliydi. Muhabir ve yazarlardan daha çok, geniş kitleleri etkileyebilen ve takip edilenler genelde karikatüristler oluyordu. Tarih 1895'i gösterdiğinde, New York World’te, Sarı Çocuk adlı bir karakter ortaya çıkarıldı ve gazetede sık sık bu Sarı Çocuk karikatürlerinin yayınlanmasına başlandı. Bu karikatürlerin yayınlanmasından bir sene sonra 1896 yılında New York Journal, çok fazla gazeteciyi kendi kadrosuna kattı ve böylece iki gazete arasındaki tiraj kavgası da başlamış oldu.
Sarı Çocuk karikatürünün çizimini Richard Outcalt da New York Journal’a geçen gazeteciler arasındaydı. Sarı Çocuk, o günden sonra her iki tarafın da aynı karakteri oldu. New York Journal ve New York World’te yayınlanmaya başladı. World’tekini de Richard Outcalt geçince çizimleri George Luks yapmaya başladı.
Bu olay sonrasında karakterin kime ait olduğu ile alakalı tartışma mahkemelere intikal etti ve çekişmenin görünüşteki asıl çıkış nedeni olan ‘Sarı Çocuk’ karikatüründen dolayı, bu gazeteciliğe sarı gazetecilik adı verilmeye başlandı.Sarı gazetecilik terimini ilk kez, Erwin Wardman kullandı. Wardman New York Press’in editörlüğünü yapıyordu ve Sarı Çocuk’u anımsatarak, artık gazetelerde “sarı çocuk gazeteciliği” yapıldığını şaibeli, sataşmalı, sığ habercilik yapıldığını belirtmişti.
Amerika-İspanya Savaşı 2 Gazetenin Savaşına Dönüştü
İki gazete arasındaki tiraj kavgası, Küba’da başlayan ABD-İspanyol gerginliğini yaptıkları haberlere yansıtmaya başladıkları zaman iyice arttı. Gazeteler, Küba’da İspanyol egemenliğine karşı duran isyancılara destek verdi. Bunun üzerine New York Journal da Küba’nın isyanında haklı olduğunu içeren yayınlara başladı.
Sonra gazetede İspanyolların, Küba’da zulüm yaptıkları söylentilerine sayfa sayfa yer verdi. Bununla da kalmayıp Kübalılar manşetlerde övüldü, sayfa sayfa haberler yapıldı. Çok kısa bir zaman sonra da New York Journal’ın yaptığı bu söz konusu haberler, hiçbir kaynağa dayanmadan, gerçekliği de sorgulanmadan New York World’de kopyalandı ve burada da aynı yalanlar yayınlanmaya devam etti.
1898 senesinin şubat ayında, Maine savaş gemisi, Havana Körfezine geldiği zaman bir patlama oldu ve gemi derin sulara battı. Her iki gazete, gemiye İspanyolların torpidoyla saldırdığını öne sürerek kampanya başlattı ve ABD-İspanyol savaşı, aynı senenin mayıs ayında kızıştı.
İki gazete, tiraj savaşını kazanabilme adına, haberleri sansasyonel şekilde yapmakla suçlansa da ülkeleri birbirlerine kırdırmadak için yaptıkları yalan haber ve tiraj yarışlarının bir neticesiydi. İşte gazeteciliğin itibarsızlaştırılması böyle başladı ve sarı gazetecilik kavramı da bu yalan haberler yüzünden ortaya çıktı.