Bu psikolojik işkence yöntemini çoğunlukla sosyopatlar ve narsistler uyguluyor. Korkutucu olan yönü ise kurbanın fark etmesinin neredeyse imkansız olması.
Psikolojik İşkence Yöntemi Gaslighting
Türkçede açık anlamı olmayan Gaslighting, karşımızdaki kişiye bazı oyunlar oynayarak bir zaman sonra kendisinden şüphe etmeye başlamasına yönelik olan bir manipülasyon yöntemi olarak bilinmektedir.
Bu psikolojik işkence yöntemini çoğunlukla sosyopatlar ve narsistler uyguluyor. Korkutucu olan yönü ise kurbanın fark etmesinin neredeyse imkansız olması. Sevdiğimiz kişilerin sözlerine inanıp güvenmemiz, bunun nedenleri arasında gösteriliyor. Bunun kötü yanı ise; bir zamanlar farkında olmadan küçük çaplı bu tarz manipülasyona maruz kalmış olabiliriz.
Böyle yöntemleri deneyen insanların çoğu zaman tek bir amacı oluyor: Karşısındaki insanı kendisine bağlamak. Kurbanın düşündüğü ve gözlemlediği şeyleri yalanlandığı için zamanla kendi zihnine de düşman oluyor.
Her yapacağı hareketin, her kuracağı cümlenin, her düşüncesinin yanlış olacağını düşünmeye başlıyor ve karar alma yetisini kaybediyor. Zamanla kendine olan şüphesi iyice artan kurban, bütün kontrolü karşı tarafa bırakıp iyiden iyiye kendi köşesine çekiliyor.
İşler bu noktaya kadar geldiğinde geri dönülmesi iyice imkansızlaşan bir yola girmiş olan kişi, çevresinde güvenebileceği tek insan olarak karşısındakini görüyor ve o ne isterse onları yapmaya başlıyor.
Temelinde 3 ana yöntem bulunuyor.
Birincisi; söylediklerini her defasında tekrarlayıp, farklı şekilleriyle anlatmaktır. Burada amaçlanan karşısındaki kişinin düşünceleri kargaşaya getirip algılarını bozmaktır.
İkincisi; fiziksel yöntemdir. Evdeki eşyaların yerlerini değiştirip belli bir zaman sonra eski yerlerine eşyaları geri koymak. Buradaki amaç ise ilk baktığında yerinde göremediği eşyasını tekrar kontrol edince eski yerinde olduğunu görür. Kurban bu gibi durumlardan bahsedince “Ne saçmalıyorsun, hep oradaydı o” cevabını alınca bu durum kendisinden şüphe etmesine sebep oluyor.
Üçüncüsü; herhangi bir olayın detaylarından bahsetmeyip, sonrasında sanki önceden bahsetmiş gibi konuşup, karşımızdaki kişiye hafıza kaybı yaşadığının imajını verip kafasını karıştırmak üzerinedir.
Diğer yöntemlere örneğimiz ise; karşımızdaki insana öncesinde yüksek sesle konuşup sonrasında bunu inkar etmek ve yanlış anladığını söyleyip, yumuşak sesle konuştuğunu söylemek. Devamında kurban her şeyi olumsuz anlamasıyla suçlanacaktır. Bundan sonra karşısındaki insan yüksek sesle konuşsa bile sanki normal konuştuğunu düşünecektir.
Bir diğer yöntem ise; karşımızdaki insana aldatılıyor hissini vermek. Her defasında aynı kişiden, farklı şekillerde bahsedildiği için kurban şüphelenir ve şüphesini ortaya atar. O an manipüle edilen kişi sert çıkışlarıyla güvensizlik suçlamaları yapar.
Daha da ilerisine giderek kurbanın aklına güven sarsıcı düşüncelerin gelmesine sebep olur. Kurban, bir zaman sonra problemin kendinde olduğunu düşünür. Gerçekten aldatılsa bile kendinin kuruntu yaptığını düşünerek kendine kızar.
Bir başka yöntem ise; kurbanla çok fazla dalga geçip sonrasında alıngan olduğunu söyleyerek onu suçlamak. Bu davranışlar devam ettikçe kurban kötü hissettiği zaman “Sadece espri yapıyor, ciddiye almamam gerem” diye düşünmeye başlar.
Manipülasyona uğramış olan kişilerde gözlemlenmesi muhtemel problemleri şöyle sıralayabiliriz:
Her zaman özür dileme: Kurban, yanlış bir şey yapmadığı halde her defasında manipüle eden kişiye ve diğer insanlara özür dileme gereği duyacaktır.
Karar alamama: Seçim sunulduğu zaman tüm seçtiklerinin yanlış olacağını düşünüp, kendi kendine seçim yapamayacaktır. Böyle yaparak da manipüle edecek kişiye güç sağlamış olacaktır.
İçe kapanıklık: Kurbanın morali ve kendisine saygısı düştüğü için kendini yorgun hissedip, sosyal hayatına daha az zaman ayıracaktır. Bu yüzden de ailesi ve arkadaşlarıyla arasına mesafe girecektir. Bu durumda da manipüle eden kişiye kurban üzerinde etkisi daha da artacaktır.
Karşımızdaki kişi özellikle böyle davrandığında manipülasyonla karşılaşmanız olasıdır:
• Her şeyi söyledikten sonra o cümleleri ile yüzleştirince “Ben asla öyle bir şey demedim” diye söylemesi
• Hakaret ettikten sonra “Beni sen sinirlendirip bu hale getiriyorsun” demesi
• Söylediği şeylere kırıldığınız şeyleri anlatmanıza rağmen bu üzüntünün üstüne “Fazla abartıyorsun, çok dramatiksin” demesi
• Suçlu olduğu yerler olmasına rağmen “Beni sürekli suçluyorsun, sanki sen suçsuzsun demesi”
• Sizin için önemli olan bir konu için “Bu saçmalığı bir daha dinlemeyeceğim” diyerek söylediklerinizin saçma olduğuna inandırması.
• Bir hatıranızdan emin olduğunuz halde “ Sen yanlış hatırlıyorsun” demesi.
Dönüşü olmayan yollara girdikten sonra gerisi manipüle eden insanın insafına kalır. Böyle durumlarda manipüle eden kişinin amacı; karşısındakinden üstün gözükerek ondan faydalanmak. Faydalanmanın sonuna gelindiğinde ilişkinin de sonuna gelinir.
Geride yeni kurban ve yeni heyecan arayan hastalıklı kişi ile yaralanmış bir kurban kalır. Bütün gönül alma çabaları, yalvarmaları boşa giden kurban da uzun bir zaman kendini toparlayamaz. Sürekli kendini suçlayarak hayatan da gittikçe soğur.
Bu gibi haberlerinin devamı için parafesor.net sitemizi ziyaret edebilirsiniz.
Benzer içerikler için buraya tıklayınız.