Geçtiğimiz hafta birçok ülkenin merkez bankasının faiz artırımlarını sürdüreceği sinyali vermesiyle artan resesyon endişeleri risk iştahını azaltıyor.
Geçtiğimiz hafta birçok ülkenin merkez bankasının faiz artırımlarını sürdüreceği sinyali vermesiyle beraber artan resesyon endişeleri, küresel pay piyasalarındaki risk iştahını azaltırken önümüzdeki hafta Türkiye ve Japonya merkez bankalarının da (TCMB ve BoJ) faiz kararı ile ilgili gündemi takip edilecek.
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR: Küresel Piyasalarda Faiz Kararları Sonrası Veri Akışına Kilitlendi
Bu bilgiler ışığında söylenebilir ki, dünyanın önde gelen merkez bankalarının faiz kararının haricinde enflasyon ve resesyon ikileminin giderilmesi amacıyla kritik verilerin takip edildiği geçen hafta piyasalardaki volatilite (oynaklık) yükseldi. Öyle ki, Fed'in ardından ECB ve BoE de sıkılaşma hızlarını azaltsalar da şahin duruşlarını korudular ve açıklanmış olan makroekonomik veriler her ne kadar enflasyonda düşüşe işaret etse de ekonomilerde zayıflamanın sürdüğünü ortaya koymuş oldu.
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR: ECB Üyelerinden Arka Arkaya Sert Faiz Mesajları!
Bu merkez bankaları haricinde ise enflasyonist baskıların artacağı beklentileri sebebiyle İsviçre, Norveç, Hindistan, Kanada, Tayvan ve Meksika gibi birçok ülke merkez bankası faiz artırımına devam etti.
Yaşanan faiz gelişmeleriyle berabe ABD'nin 10 yıllık tahvil faizi %3,63 seviyelerinden %3,48'e düştü.
Dolar endeksi 103,4 seviyesiyle son 6 ayın en düşük seviyesini görmesinden sonra bu haftayı %0,1'lik düşüşle 104,8 seviyesinden tamamladı.
Emtia piyasalarında ise artan resesyon kaygılarının dolar endeksinde düşüşe sebep olması ve emtia piyasasının bu durumu dengelemesi ile volatilite yükseldi. Öyle ki altının ons fiyatı, haftanın ilk yarısında 1.824,5 dolar seviyesine gelerek 30 Haziran'dan bu yana gördüğü en yüksek seviyeyi test etse de bu seviyeden gelen satışlar ile birlikte düşüşe geçti ve haftayı 1.791,3 dolar seviyesinden tamamladı. Bunun haricinde ise haftanın ilk yarısında 83,2 dolara kadar çıkabilen brent petrolün varil fiyatı ise haftanın son 2 işlem gününde yaşadığı sert düşüşler ile kazançlarının bir kısmını geri verdi ve haftayı %3,4 oranında artışla 79,4 dolardan kapattı.
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR: Ons Altın Faiz Kararları Haftasında Baskı Altında Kaldı
Yurt içi piyasalarda geçtiğimiz hafta sanayi üretimi ve ödemeler dengesi verileri takip edilmişti. İzlenen bu verilere bakılarak söylenebilir ki, pay piyasaları dünya borsalarından pozitif ayrıştı. Bu gelişmelerin paralelinde söylemek gerekir ki, takvim etkisinden arındırılmış sanayi üretim endeksi Ekim ayında yıllık bazda %2,5 ile beklentilerin oldukça üzerindeyken aynı dönem içerisinde cari işlemler hesabı da 359 milyon dolar ile beklenenden çok daha az açık verdi.
Küresel bazda düşüşe geçen risk iştahına rağmen BIST 100 endeksi geçtiğimiz hafta içerisinde yükseliş eğilimini aynı şekilde sürdürdü. Öyle ki tarihi zirvesini 5.302,14 puana taşımış olan endeks, haftalık bazda %4,18 oranında değerlenerek 5.214,29 puandan kapanış yaptı. Böylece endeks, tarihinin en yüksek haftalık kapanışını da yükseltmiş oldu.
Dolar/ TL paritesi ise haftayı yatay seyirle kapattı. Öyle ki 18,57 TL ile 18,72 TL bandında hareket eden dolar, haftayı 18,6477'den kapattı.
Yurt içinde önümüzdeki hafta içerisinde Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın (TCMB) faiz kararının dışında Tüketici Güven Endeksi verisi izlenecek.
Ayrıca, geçtiğimiz ay içerisinde yapılan toplantıda politika faizini 150 baz puan azaltarak %10,5 seviyesinden %9 seviyesine çeken TCMB, faiz indirim döngüsünün sonlandırıldığına ilişkin sinyal vermişti. Faiz indirim döngüsünün bitişine ilişkin bu sinyaller, yurt içi piyasalar açısından oldukça önemli bir konumda.