Denizde yaşanmış esrarengiz olaylardan biri de SS Ourang Medan gemisi olayıdır. Gemiden gelen SOS çağrısına istinaden gelen ekipler, yüzlerinde korku ifadesi olan cesetlerle karşılaştılar.
SOS sinyali, gemi Malezya Hava Yollarının MH370 uçağının kaybolduğu noktadan, yani Malakka Boğazından gelmişti. SS Ourang Medan'ın mürettebatının tümü ve kaptanı, yüzlerinde korku ifadeleri ile şok olmuş şekilde ölü bulundular. Cesetler geminin her yerindeydi.
Gemi personelinin hiçbirinde ölüme sebebiyet verecek bir yaralanma bulgusu yoktu. Soruşturma ve olay yeri inceleme tamamlanamadan gemi yandı ve sonra da iz bırakmadan suyun derinliklerine gömüldü. CIA'in sakladığı SOS çağrısında tüm memurların ve kaptanın öldüğüne dair bir mesaj vardı. Ölü bulunan mürettebatın yüzlerinde korku ifadesi vardı. Hepsi bir yöne bakmış ve şoka girerek ölmüşlerdi.
CIA başkanı Allen Dulles'ın asistanı C.H Marck Jr'ın 1959'da yazdığı raporda SOS çağrısı mors alfabesiyle bilinmeyen bir alıcıya yapıldığı yazıyordu. Mesajın devamında karmaşık noktalar ve çizgiler vardı. Sonrasında da oldukça açık bir mesaj, “Ölüyorum”. Yardım çağrısını ilk duyan Silver Star gemisi oldu.
Kurtarma ekipleri olay yerinde korkunç bir manzara ile karşılaştı. İşte o CIA raporundan gemide canlı hiçbir şeyin kalmadığı, tüm ölü yüzlerde kaskatı kesilmiş bir korku ifadesinin olduğu, korkuyla donmuş yüzlerde ağızların açık ve gözlerin de hareketsiz olduğunu yazmıştı.
Öte yandan sahil güvenlik ve diğer güvenlik güçlerinin raporları arasındaki tutarsızlıklar da durumu zorlaştırmıştı. Sahil güvenlik geminin battığını, 1954'te yani olaydan 6 yıl sonra rapor etti. Gemi Lloyds Nakliyat Gemileri listesinde yoktu.
Silver Star gemisinin SOS mesajını alıp yardıma gitmesine dair hiçbir şey raporda yoktu. CIA tüm bu gizli dokümanları ancak 2013 yılında halka açtı. Ortada açıklanamayan bir olay mı vardı yoksa başka bir durum mu söz konusuydu?
Bazı kaynaklar, gemide bulunan ölümcül bir gazın bu olaylara sebep olduğunu söylese de olay hala gizemini koruyor.