Küresel piyasalar, ECB'nin faiz artışına gitmesi ve Fed'in bu ayki para politikasına ilişkin belirsizliklerin azalmasıyla pozitif bir seyir izlerken, gelecek hafta gözler başta ABD'de enflasyon olmak…
Dünya genelinde devam eden resesyon ve enflasyon endişeleri varlık fiyatları üzerinde etkili olmayı sürdürüyor.
Hafta içinde Avrupa Merkez Bankası (ECB) politika faizlerini tarihinde ilk kez 75 baz puan artırırken, şahin duruşun enflasyonla mücadele sonlanana kadar devam edeceği mesajı verildi.
ABD Merkez Bankası (Fed) Başkanı Jerome Powell da perşembe günkü konuşmasında enflasyonu düşürmeye güçlü bir şekilde bağlı olduklarını belirterek, "İş bitene kadar devam etmeliyiz." değerlendirmesinde bulundu.
Enflasyon ne kadar uzun süre hedefin üzerinde kalırsa riskin o kadar büyük olacağını kaydeden Powell, tarihin erken gevşeme politikasına karşı da güçlü bir şekilde uyardığını aktardı.
Powell'ın yanı sıra diğer Fed yetkililerinin açıklamaları da takip edilirken Chicago Fed Başkanı Charles Evans, bankanın bu ayki toplantısında 50 veya 75 baz puanlık faiz artırımına açık olduğunu belirtti. Faiz oranının yıl sonuna kadar yüzde 3,25-3,5 aralığına yükselmesini öngördüğünü kaydeden Evans, gelecek yıl ise yüzde 4'e ulaşmasını beklediğini aktardı.
St. Louis Fed Başkanı James Bullard, dün yaptığı açıklamada, 75 baz puanlık faiz artırımına daha güçlü bir şekilde meyilli olduğunu belirtirken, bu yıl sonuna kadar faiz oranının yüzde 3,75-4 aralığına yükseltilmesinden yana olduğunu kaydetti.
Fed Yönetim Kurulu Üyesi Christopher Waller da eylül ayında bir başka "önemli" faiz artışını desteklediğini bildirerek, Fed'in faiz oranlarını en azından gelecek yılın başına kadar artırması gerektiğini savundu.
Söz konusu açıklamaların ardından para piyasalarındaki fiyatlamalarda Fed'in bu ay 75 baz puan faiz artışına gideceği ihtimali yüzde 90'a yükseldi. Fed'in kasımdaki toplantıda ise yüzde 82 ihtimalle 25 baz puan faiz artıracağı tahmin ediliyor.
Hafta içinde 110,8'le son 20 yılın zirvesini test eden dolar endeksi, para politikasına ilişkin belirsizliklerin azalmasıyla gerileyerek, haftayı yüzde 0,6 azalışla 109 seviyesinden tamamladı.
Tahvil piyasalarında satış ağırlıklı seyir üst üste altıncı haftaya taşınırken, ABD'nin 10 yıllık tahvil faizi ile 3 aylık hazine bonosu arasındaki fark yaklaşık 25 baz puanda seyrediyor.
Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü (OPEC) ve OPEC dışı bazı üretici ülkelerden oluşan OPEC+ grubu pazartesi günlük üretimi eylülde 100 bin varil azaltacaklarını duyurmalarına karşın küresel ekonomiye ilişkin endişelerle Brent petrolün varil fiyatı 86,9 dolarla Ocak 2022'den bu yana en düşük seviyeye gerilese de açıklanan makroekonomik verilerdeki olumlu işaretlerle kayıplarını büyük çoğunlukla telafi ederek haftayı yüzde 0,4 azalışla 92,5 dolardan tamamladı.
Altının ons fiyatı ise üç haftalık düşüş eğilimini sonlandırarak haftalık bazda yüzde 0,3 artışla 1.718 dolara çıktı.
ABD'de pay piyasaları üst üste üç haftalık satıcılı seyrin ardından bu hafta pozitif bir seyir izlerken, yatırımcılar gelecek hafta salı günü açıklanacak Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) verileri başta olmak üzere yoğun veri gündemine odaklandı.
Fed Başkanı Powell'ın bu hafta yaptığı açıklamaların ardından bu ay yapılacak para politikası toplantısında 75 baz puanlık faiz artışına kesin gözüyle bakılırken, gelecek ay ise 25 baz puan faiz artışı bekleniyor. Buna karşın gelecek hafta açıklanacak verilerdeki olası sürprizler piyasa beklentilerini etkileyebilir.
ABD'de Ağustos ayı enflasyonu en kritik makroekonomik veri olarak dikkati çekerken, ülkede çarşamba günü açıklanacak Üretici Fiyat Endeksi (ÜFE) ve perşembe günkü sanayi üretimi verilerinin de ekonominin gidişatına ilişkin vereceği ipuçlarının varlık fiyatları üzerinde etkili olması bekleniyor.
Bu hafta ABD'de açıklanan verilere göre, Tedarik Yönetim Enstitüsü (ISM) hizmet endeksi, ağustosta aylık bazda 0,2 puan artarak 56,9 ile 4 ayın en yüksek seviyesine çıktı. Söz konusu gelişmelerle S&P 500 endeksi haftalık bazda yüzde 3,65, Nasdaq endeksi yüzde 4,14 ve Dow Jones endeksi yüzde 2,66 değer kazandı.
12 Eylül ile başlayan haftanın veri takviminde ayrıca, salı hazine bütçe dengesi, perşembe New York Fed sanayi endeksi ve kapasite kullanımı ve cuma Michigan Üniversitesi tüketici güven endeksi verileri takip edilecek.
Avrupa borsaları ECB'nin ultra şahin adımları ve devam eden enerji krizine karşın pozitif bir seyir izlerken, gelecek hafta gözler bölge genelinde açıklanacak TÜFE verilerine çevrildi.
Avrupa'da ECB perşembe günü 75 baz puanlık artışla refinansman faizini yüzde 1,25'e, mevduat faizini yüzde 0,75'e ve marjinal fonlama faizini de yüzde 1,50’ye yükseltti.
Banka, 2022 için Avro Bölgesi büyüme tahminini yüzde 2,8’den yüzde 3,1’e çıkardı. Gelecek yıl için büyüme tahminini ise yüzde 2,1'den yüzde 0,9'a çekti.
ECB Başkanı Christine Lagarde, toplantı sonrası yaptığı açıklamada, ECB’nin faizlerde "nötr" seviyede olmadığını ancak oraya doğru ilerlediğini kaydederek, “Nötr faiz için daha fazla artış gerekecek. Enflasyonu yüzde 2'ye döndürecek seviyeden çok uzaktayız.” ifadelerini kullandı.
Faiz artışlarının sonlandırılmasının 2 toplantıdan fazla ama 5 toplantıdan az zaman alacağını belirten Lagarde, “Bir sonraki faiz artışının 75 baz puan olması gerekmiyor, bu kural değil.” diye konuştu.
Lagarde, “Avro’nın değer kaybetmesi de enflasyonist baskıların artmasına katkıda bulundu.” dedi.
Buna karşın para piyasalarındaki fiyatlamalarda ECB'nin politika faizini ekimdeki toplantıda da 75 baz puan artıracağına kesin gözüyle bakılıyor.
ECB'nin adımları ve Lagarde'ın konuşması sonrası avro/dolar paritesi haftayı yüzde 1 yükselişle 1,0048'ten tamamlayarak üç haftalık düşüş eğilimini sonlandırdı. Parite hafta içinde 0,9864'le son 20 yılın en düşük seviyesini görmüştü.
Öte yandan, İngiltere Kraliçesi 2. Elizabeth'in, perşembe günü 96 yaşında vefat etmesinin ardından, 73 yaşındaki oğlu Charles tahta geçerek İngiltere Kralı oldu.
Kraliçe'nin vefatı sebebiyle İngiltere Merkez Bankası (BoE) 15 Eylül'deki para politikası toplantısının 22 Eylül'e ertelendiğini duyurdu.
Avrupa'nın enerji krizi ekonomileri olumsuz etkilemeyi sürdürürken, hafta içinde Almanya'da açıklanan verilere göre fabrika siparişleri temmuzda yüzde 1,1 azalarak beklentilerin altında kaldı. Ülkede sanayi üretimi ise yüzde 0,3 azalsa da piyasa tahminlerinin üzerinde gerçekleşti.
Avro Bölgesi, yılın ikinci çeyreğinde çeyreklik bazda yüzde 0,8 ve yıllık bazda yüzde 4,1 büyüyerek beklentileri geride bıraktı.
Bu hafta İngiltere'de FTSE 100 endeksi yüzde 0,96, Almanya'da DAX endeksi yüzde 0,29, Fransa'da CAC 40 endeksi yüzde 0,73 ve İtalya'da MIB 30 endeksi yüzde 0,79 yükseldi.
Gelecek hafta bölge genelinde enflasyon verileri ile birlikte, pazartesi Almanya'da cari denge, salı İngiltere'de işsizlik ve çarşamba Avro Bölgesi'nde sanayi üretimi verileri takip edilecek.
Asya tarafında pay piyasaları bu hafta karışık bir seyir izlerken, gelecek hafta bölgedeki yoğun veri gündeminin piyasaların yönü üzerinde etkili olması bekleniyor.
Hafta içinde Çin hükümeti üçüncü çeyrekte ekonomiyi destekleyeceklerini duyururken, Çin Merkez Bankası (PBoC) da yerel kurumların rezerv olarak tutmak zorunda oldukları döviz oranını düşürdü.
Ülkede beklentilerin altında kalan enflasyonun PBoC'ye ekonomiyi desteklemek için politika alanı verdiğine yönelik tahminler ise güçleniyor.
Öte yandan, Çin ile ABD arasında Tayvan üzerinden devam eden gerilime, yarı iletken çip konusu da eklendi. ABD'nin aldığı son karara göre, ABD'li Nvidia ve AMD'nin ürettiği ve yapay zeka işlemlerinde kullanılan çiplerin Çin'e ihracatı izne bağlanırken, bu karar söz konusu çiplerin ihracatının yasaklandığı şeklinde yorumlanıyor.
Bölgede açıklanan makroekonomik verilere göre, Japonya ekonomisi yılın ikinci çeyreğinde çeyreklik yüzde 0,9 ve yıllık yüzde 3,5 büyüyerek beklentileri geride bıraktı. Japonya'da hanehalkı harcamalarının beklentilerin altında kaldı.
Dolar/yen paritesi, hafta içinde 144,99'la son 24 yılın en yüksek seviyesine çıkmasının gerilese de haftayı yüzde 1,7 artışla 142,6'dan tamamladı.
Avustralya Merkez Bankası (RBA) hafta içindeki toplantısında politika faizini 50 baz puan artırarak yüzde 2,35'e çekerken, gelecek toplantılarda da şahin duruşunu koruyacağı mesajını verdi.
Söz konusu gelişmelerle haftalık bazda Japonya'da Nikkei 225 endeksi yüzde 2,04 ve Çin'de Şangay bileşik endeksi yüzde 2,37 değer kazanırken, Güney Kore'de Kospi endeksi yüzde 1,04 ve Hong Kong'da Hang Seng endeksi yüzde 0,46 geriledi.
12 Eylül ile başlayan haftanın veri takviminde Japonya'da salı ÜFE, çarşamba sanayi üretimi ve kapasite kullanımı, perşembe dış ticaret dengesi, cuma ise Çin'de sanayi üretimi ve perakende satışlar takip edilecek. Çin'de pazartesi günü piyasalar tatil nedeniyle kapalı olacak.
Yurt içinde bu hafta Borsa İstanbul'da BIST 100 endeksi rekor üzerine rekor kırmaya devam ederken, gelecek hafta gözler pazartesi açıklanacak ödemeler dengesi ve salı günkü sanayi üretimi verilerine çevrildi.
AA Finans beklenti anketlerine katılan ekonomistler, cari işlemler hesabının temmuzda 3 milyar 470 milyon dolar açık vermesini, takvim etkisinden arındırılmış sanayi üretim endeksinin ise temmuzda bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 6,8 artmasını bekliyor.
Bu hafta açıklanan enflasyon verilerine göre TÜFE ağustosta aylık yüzde 1,46, yıllık yüzde 80,21 artış gösterdi.
BIST 100 endeksi, haftayı yüzde 9,27 kazançla 3.521,38 puandan tamamlayarak tüm zamanların en yüksek günlük kapanışını gerçekleştirirken, gördüğü en yüksek seviye rekorunu da 3.545,86 puana taşıdı. Toplam işlem hacmi de salı günü 122,9 milyar lira ile rekor kırdı.
Dolar/TL haftalık bazda yüzde 0,20 değer kazanarak 18,2371'e yükseldi.
Analistler, BIST 100 endeksinde teknik açıdan 3.550 ve 3.600 seviyelerinin direnç, 3.500 ve 3.480 puanın destek olarak takip edileceğini kaydetti.
Gelecek hafta yurt içinde pazartesi işsizlik, perşembe konut satışları ve bütçe dengesi ile cuma Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Pİyasa Katılımcıları Anketi ve konut fiyat endeksi verileri takip edilecek.
(AA)
Bu tarz içeriklerin tümüne ulaşmak için Parafesör'ü ziyaret ediniz.
Tüm ekonomi haberlerine buradan ulaşabilirsiniz.