Gecenin Sonuna Yolculuk Kitabından 16 Muhteşem Alıntı
Gecenin Sonuna Yolculuk Kitabından 16 Muhteşem Alıntı
Yayın Tarihi: • - Güncelleme Tarihi: •
Hayatımda okuduğum en çarpıcı kitaplardan biri olan Louis-Ferdinand Céline'in Gecenin Sonuna Yolculuk kitabından 16 muhteşem alıntıyı sizler için bir araya getirdim.
Gecenin Sonuna Yolculuk Kitabı
"Adeta boş bir insan olmaktan hep ürkmüşümdür. Yani var olmak için hiçbir nedenim olmamasından."
"Her şeyin sonu ölçünün kaçması ile başlar..."
"Boşuna heveslenmemekte yarar var, insanların aslında birbirine söyleyecekleri hiçbir şey yoktur, karşılıklı olarak yalnızca kendi acılarını anlatırlar, bu böyledir."
"Mutlu olmanın sonu yok. İnsan belirli bir rol oynayabildiği sürece, asla mutluluğa doymak nedir bilmez."
"İnsanlar sonradan onlara ettiğiniz iyiliğin intikamını alıyorlardu daima."
"..ama her şeyden ötesi çekip gitmek isteği ağır basıyordu.."
"Asıl korkulması gereken insanlardır, sadece onlar, daima..."
"Mutsuz olduklarını söyleyen insanlara öyle hemencecik inanmayın. Hele önce bir sorun bakalım hala uyuyabiliyorlar mı?... Yanit evetse, her şey yolunda demektir. Bu da yeterlidir."
"Yaşamı dans ettirecek kadar müziğimiz kalmamıştır içimizde, işte bu. Tüm gençlik daha şimdiden dünyanın öbür ucunda gerçeğin sessizliğinde ölüvermiştir."
"...giderek, her şeyden vazgeçe vazgeçe, sanki bir başkası oldum..."
"Öyle bir noktaya, belki de yaşa gelmiştim ki, insan artık her geçen saatin neler kaybettirdiğinin bilincinde oluyordu."
"İnsanın kendine karşı bir seferde çıkarabileceği rezaletin boyutunu deneysel olarak ölçeyim hele!.. Gel gelelim rezaletin ve heyecanın sonu yoktur, açgözlülükle işi nereye kadar vardırmak zorunda kalacağınızı kestiremezsiniz..."
"Kafamın içi de tıpkı yaşantım kadar darmadağınıktı."
"İnsan gençken ve bilmezken her şeyi gönül yarası sanıyor…"
"Korku insana evet de demez, hayır da. O, yani korku, her şeyi alır, her aklınızdan geçeni, her ağzınızdan çıkanı.
"Yaşlanmak, artık oynayacak ateşli bir rol bulamamak demek, ölümü beklemek dışında yapacak işin kalmadığı o tatsız tuzsuz salıvermişliğe teslim olmak demek..."