ABD tarafından okyanusun çeşitli bölgelerine hidrofonlar dediğimiz özel mikrofonlar döşenmişti. 1989 yılında Pasifik Okyanusu’nda alışılmadık bir ses duyuldu.
ABD tarafından okyanusun çeşitli bölgelerine hidrofonlar dediğimiz özel mikrofonlar döşenmişti. Sovyet denizaltılarının sesini duyabilmek için yerleştirilmişlerdi. Ama soğuk savaş sona erdikten sonra artık bu mikrofonlar bilim insanları tarafından kullanılmaya başlanmıştı. Okyanusun derinliklerinden gelen sesler, özellikle de balinalar dinleniyordu
İşte 1989 yılında duyulan o ses, bu mikrofonlar sayesinde tespit edildi. Sesi kaydeden kişi bu kez bir farklılık olduğunu hissetmişti. Teknik ölçümler yapıldıktan sonra bu fark kesinleşti. Sesin frekansı 52 Hertz di. Oysa balinalar 15-25 Hertz aralığında ses çıkartırlar. Sonraki yıllarda yapılan ölçümlerde aynı ses defalarca duyuldu ve kaydedildi .Bu sesin tek bir kaynaktan geldiği anlaşıldı. Tek bir balinadan. Tahminen mavi balinadan veya bir fin balinasından. Belki de ikisinin karışımı hibrit bir tür olabilirdi. Bilim insanları çıkardığı sesin frekansının 52 Hertz olmasından dolayı ona “52 Mavi” adını verdiler. Bazıları ise bu frekansta ses çıkaran başka bir balina olmadığı için ona “dünyanın en yalnız balinası” dediler.
Balinalar ses çıkartır mı acaba? Ses çıkartmayı bırakın şarkı bile söylerler. Hatta albüm bile yaparlar. Biyo-akustikçi Roger Payne tarafından “Kambur Balina Şarkıları” 1970’de özel bir teknikle kaydedildi. Çünkü 15-25 Hertz aralığı insan kulağının zor duyabileceği en alt sınır. Albüm 100.000’den fazla sattı ve tüm zamanların en çok dinlenen hayvan müzik listelerinde 1 numarada yerini aldı.
Pek çok sanatçı bu seslerden etkilendi ve kendi şarkılarında kullandılar. Carl Sagan bunları “Dünyanın Sesleri” adını vererek kayıtlara ekledi Voyager araçlarıyla uzaya gönderdi.
Tabi balinalar şarkılarını sadece popülerlik için söylemiyorlar. Yiyecek bulmak,yönlerini tayin etmek, , ve birbirleriyle iletişim kurmak için bu sesleri çıkarıyorlar. En önemlisi de kendilerine bir eş bulabilmek için bu sesleri çıkarıyorlar. Eşlerine şarkılar söylüyorlar. Ne kadar romantik ama değil mi? Şu bilgiyi de verince acaba bakalım aynı şekilde düşünebilecek misiniz? Erkek mavi balinaların sesi o kadar güçlü ki seslerinin şiddeti 180 desibeli geçmekte. Bu ses şiddeti yarım kilo dinamiti 5 metre ötenizde patlatınca duyacağınız ses şiddeti. O yüzden dünyanın bu en büyük cüsseli hayvanları aynı zamanda dünyanın en yüksek sesli hayvanları. Böylece okyanusta 1100 km uzaktan bile bu sesler duyulabiliyor.
52 Mavi adındaki bizim balina da bu sayede yıllardır izleniyor. İzleniyor derken bugüne kadar onu kimse görmemiş. Çıkardığı sesler çok tutarlı olduğundan izlenebiliyor. Hareketlerinde ise herhangi bir gariplik yok. Diğer mavi balinalar gibi günde 30 ila 70 km yol kat ediyor ve Alaska’dan Meksika’ya kadar uzanan göç yollarını takip ediyor. Araştırmacılar onun seslerini tam 12 yıl takip etmişler ve sonrasında bilimsel bir rapor yayınlamışlar. Raporda
Benzer karakteristiklere sahip başka hiç bir çağrı duyamadıklarını. Her seferinde sadece bir ses olduğunu, 52 Hertz frekansında bir çağrı olduğunu belirtiyorlar. Onunla çakışan herhangi bir cevap çağrının olmadığını açıklıyorlar.
Koskocaman okyanusta, tek başına, yapayalnız bir balina. Çıkardığı sesleri ise diğerleri duyamıyor. Şuranda bir yerlerde onu bulup kucaklama hissi oluştu mu sizde ? Onda kendini gördüğünden bunu hissettin. Aslında biz de yalnızız.
Hepimiz kendi dünyamızda yüzüyoruz , kendi hayat okyanusumuzda yüzüyoruz. O balinayı düşününce içinde oluşan his bazen seni kimsenin anlayamadığını hissetmek gibi değil mi ? Sanki seni de kimse duyamıyor gibi. Aslında bu dünyada hiç kimse sen olmanın ne demek olduğunu tam olarak anlayamaz. Kimse senin gözlerinden bu dünyayı tam olarak algılayamaz. Hepimiz başka bir telden çalar, ayrı bir frekansta konuşuruz. 52 Mavi adlı o balina gibi kendi hayat okyanusumuzda yalnız doğarız biz. Bizi anlayacak birilerini bulabilmek için içimizden şarkılar söyleyerek dolaşırız. Ve en sonunda da bir gün yalnız başımıza ölürüz.
Dünyanın en yalnız yaratığı 52 Mavi adlı o balina mı yahut biz miyiz? Karar verebilmek çok zor. Hiç yoksa onun gibi biricik olduğumuzu bilelim. Hepimiz biriciğiz.