CZ ve Vitalik Buterin Ortak Paydada Buluştular

Binance CEO'su olarak bilinen Changpeng Zhao (CZ) ve Ethereum'un (ETH) kurucusu olarak bilinen Vitalik Buterin, Merkezi Borsaların (kısaca CEX'ler) kullanıcı güvenliğini gösteren kamuya açık kanıtlar üretmesi gerektiği konusunda hemfikir olduğu belirtilmekte. Öyle ki konu üzerine bir önerisinde CZ, FTX'in yaşadığı iflas sonrasında, Rezerv Kanıtı fikrini öne sürmüştü ve birkaç borsa da bu modeli benimsemişti. Buna ek olarak ETH Kurucusu Vitalik Buterin, CZ'nin öne sürdüğü modelin geliştirilebileceğini belirtirken buna cevap veren CZ, değişim ekibinin fikri uygulayabileceğini onayladı.

Konu üzerine paylaşılan önemli tweetler ise şu şekildeydi:

_{Kaynak: cz_binance/ Twitter}

_{Kaynak: cz_binance/ Twitter}

Vitalik Buterin'in Borsa Önerisi

Vitalik Buterin'in HackMD üzerinden yayımlamış olduğu ve Binance borsasının CEO'su olan CZ'nin de paylaştığı gönderiye göre borsaların ödeme gücünü kanıtlamasının sadece rezerv verilerine bağlı kalmaktan çok daha önemli olduğunu belirtti. Yani ETH kurucusu Vitalik'e göre, kripto para sektörünün fiat destekli sistemlere bağlı kalması yerine kendi yöntemi/ yöntemlerine sahip olması daha iyi olacak. 

Binance Neden Rezerv Kanıtına Geçiyor?

Daha öncesinde bahsetmiş olduğumuz üzere Binance CEO'su CZ, borsanın rezerv kanıtı sistemine geçeceğini belirtti. Ancak bunun sebebi ne?

FTX'in iflasının 2 ila 3 gün öncesinden rezerv kanıtı sistemine geçileceğini açıklayan CZ, bunu yine borsaların kötü gidişatından ve borsaların arkaplandaki kötü işleyişlerinin farkedilebilmesi sebebiyle yapmış olabilir. Öyle ki dünyanın en ünlü kripto para borsaları arasında yer alan FTX'in, iflasının hemen ardından, aslında hiç de iyi yönetilmediğini görmekteyiz. Bu sebeple piyasalarda yaşanan güvensizliğin azaltılması hedefleniyor olabilir. Bu konudaki somut olarak bilebildiğimiz tek şey ise Binance CEO'sunun atmış olduğu tweet oluyor. Bahsi geçen tweet ise şu şekilde:

_{Kaynak: cz_binance/ Twitter}

Son olarak belirtmek gerekirse rezerv kanıtı, kripto para saklama şirketlerinin ya da kripto para borsalarının sahip olduğunu iddia ettikleri rezervleri halka açık onaya, bir diğer deyişle denetime sunması gerektiği fikridir.