Bir antropoloğun başından geçen güzel bir öyküyü sizler için derledim.
Afrika'da çalışan bir antropolog, bir kabilenin çocuklarına bir oynamayı önerir. Çocukları yan yana sıralar ve oyunu açıklamaya koyulur:
"Herkes aynı anda karşıdaki ağaca doğru koşmaya başlayacak ve ağaca ilk ulaşan birinciliği kazanacak. Ödülü ise ağacın altında bulunan muazzam yemekleri yemek olacak." dedi.
Çocuklar hazır olunca antropolog oyunu başlatır. Tam o anda bütün çocuklar el ele tutuşur ve hep birlikte koşmaya başlarlar. Hedefteki ağaca birlikte varırlar ve ödül olarak verilen muazzam yemekleri hep birlikte yemeye başlarlar.
Antropolog neden böyle yaptıklarını sorduğunda ise şu cevabı alır:
"Biz 'ubuntu' yaptık. Eğer birbirimizle yarışsaydık yarışı kazana yalnızca bir kişi olacaktı. Diğerleri mutsuzken nasıl olur da yarışı kazanan bir kişi mutlu bir şekilde ödül yemeğini yiyebilir? Halbuki biz ubuntu ile bu heyecanı da ödülü de paylaştık."
der ve ardından ubuntunun anlamını açıklar: "Ben 'biz' olduğumuz zaman 'ben'im."