BDDK Başkanı Akben, ucuz kredinin döviz yerine yatırıma yönlenmesinin ana hedef olduğunu belirtti.
BDDK Denetleme Kurumu Başkanı Mehmet Ali Akben, ticari kredide döviz şartı düzenlemesine ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Ucuz kredinin yatırımlara yönelmesi gerektiğini dile getiren Akben, mevcut durumun 300 civarında şirletini kapsadığını söyledi. ''Kararımız KKM'ye yönelik değil, kredilerin yatırıma, istihdama yöneltilmesine ilişkin" dedi.
NTV Ankara İstihbarat Şefi Ahmet Ergen'in sorularını yanıtlayan Akben'in mesajları şöyle:
Kredileri ekonomiye katkı sağlayacak alanlara yönlendirdik. İhtiyacı olmayan şirketlerin de döviz için krediye yöneldiğini gördük. Döviz borcu olan, döviz yükümlülüğü olan şirketlerde bir sorun yok, onların borç almasında sorun görmüyoruz.
Bankacılık Kanunu bize bu yetkiyi veriyor. 32 sayılı kararda değişiklik yapılması için sermaye hareketlerini kısıtlayıcı niteliğe sahip olması gerekiyor, bizim aldığımız karar sermayenin transferi değiştirmiyor, böyle bir etkisi yok, şirketlerin bankalardan temin ettiği TL kredinin nereye gittiğini belirliyoruz, kanun bize bu yetkiyi vermiş.
Üç şartı aynı anda sağlayan şirket sayısı muhtemelen 300 üzerinde, canlı bir veri. Rakamlarda değişiklik olması söz konusu. Yeminli mali müşavirler rapor için sisteme dahil olabilir. Şirketlerin 15 milyar doların üzerinde döviz pozisyon fazlası var.
Bankalara açıklamalarımız oldu, muğlak kalan, anlaşılması zor olan alanlarla ilgili önümüzdeki günlerde yeni açıklamalar yapacağız, piyasayı daha rahatlatıcı hale getireceğiz.
Bu tür kararlar alındığında mutlak suretle bu kararların bir takım etkilerinin olması zaten muhtemel, neden Cuma akşamı alındı, eleştirileri var, iki günlük bir süre verilerek, bu işlerin pekiştirilmesi, itirazların veya eksik kalan tarafların veya yönetilmesi gereken tarafların ne olduğu konusunda, bu kararların böyle alınması doğal.
Geçen haftalarda hem konut hem de kredi kartları ile ilgili açıklamalarımız oldu, canlı bir süreç yaşıyoruz, ekonomi canlı, kredi büyümesi çok yüksek.
Döviz kredi talebinde düşüş var
Yabancı para kredilerde son dönemde gerileme var, kurlarla ilgili olarak da bir gerileme var, ucuz bir TL olduğu müddetçe yabancı paraya talep çok fazla olmayacaktır, kısa vadede bunun oraya talep akışı yaratacağını düşünmüyoruz.
Tahsili gecikmiş alacak oranı %2,5 civarında, bankaların karşılık oranları da %80'lerin üzerinde, şu anda bankaların likidite ve aktif durumunda herhangi bir problemle karşılaşmış değiliz.
Merkez Bankası'nın kur korumalı ürünü tarafında bir hareketlilik, oraya bir akış olduğunu görüyoruz, büyük taban bu işten memnun.
Koordinasyon içinde alınan kararlar, finansal istikrar için iyi olduğu düşünülerek alınmış kararlar, eğer kararlar oradaki sorunlu alanın azaldığını, ortadan kalktığını gördüğünüz an bazı kararları almazsınız.